Can Atalay'ın Arkadaşları ve meslektaşları, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen "ihlal" kararının uygulanması için 26 Ekim'de başlattıkları adliyedeki nöbetlerine devam ettiler.
Can Atalay, Yargıtay'ın kararı sonrası Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
14 Mayıs'ta gerçekleşen genel seçimlerde milletvekili olarak seçilen Avukat Can Atalay, Gezi Parkı Davası'nda aldığı 18 yıl hapis cezasının Yargıtay tarafından onaylanması nedeniyle hala tahliye edilmedi. Atalay'ın avukatları, Anayasa'nın milletvekillerine yasama dokunulmazlığı getiren 83. maddesine dayanarak seçim sürecinin ardından müvekkillerinin tahliye edilmesi ve hakkındaki yargılamanın durdurulması talebiyle Yargıtay'a başvuruda bulundular, ancak Yargıtay bu talebi reddetti.
Anayasa'nın 83. maddesinde, "Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclis'in kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz" şeklinde bir hüküm bulunmaktadır.
Can Atalay, Yargıtay'ın kararı sonrası, avukatları aracılığıyla Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunmuştu. Anayasa Mahkemesi ayrıca Atalay'a 50 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Atalay'ın tahliye edilmesi ve hakkındaki yargılamanın durdurulması talebi, ekim ayının başlarında görüşüldü ve Anayasa Mahkemesi başvuruyu Genel Kurul'a sevk etti.
Genel Kurul, dosyayı ele alarak, Can Atalay'ın seçilme hakkı, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı yönlerinden hak ihlali yaşandığına karar verdi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP), Can Atalay için adalet yürüyüşü başlattı ve yürüyüşe Atalay'ın annesi Şükran Atalay, babası Mustafa Atalay, amcası Abdurrahman Atalay ve aile üyeleri katıldı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AKP Meclis Grup Toplantısı öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, "Gerekçeli kararı inceledikten sonra bir açıklama yapmak gerekecek. Anayasa Mahkemesi'nin bir hak ihlali kararı varsa, gerekçeli kararı inceledikten sonra işlem yapılacaktır." dedi.
İSTANBUL (UHA) - GÜLSEVEN TAŞ
SON YAZILAR