İZMİR’DE DİYABETLİ ÇOCUKLAR İÇİN TEKNOLOJİK DESTEK TALEBİ BÜYÜYOR

Diyabetli çocukların aileleri, yüksek maliyetli sensör cihazları için devlet desteği bekliyor.

İzmir’de Diyabetli Çocuklar İçin Teknolojik Destek Talebi Büyüyor

İzmir'de yaşayan diyabetli çocukların aileleri, çocuklarının yaşamlarını kolaylaştıracak teknolojik destekler için yetkililere çağrıda bulundu. Tip 1 diyabetli çocukların anneleri, günde sekiz kez kan şekerini ölçmek ve insülin iğnesi yapmak zorunda kalmanın yanı sıra bu işlemler için harcadıkları maddi kaynaklarla da mücadele ediyor.

Selma Laçinkaya, 7 yaşındaki kızı Beren Ada’nın Tip 1 diyabetle altı yıldır süren mücadelesinde yaşadığı zorlukları ve çözüm arayışlarını şöyle dile getirdi: “Kızıma 1,5 yaşında Tip 1 diyabet teşhisi kondu. Yaklaşık altı yıldır günde sekiz defa şekerini ölçmek için parmaklarını deliyoruz. Şeker yüksek olduğunda hastaneye gitmek zorunda kalıyoruz. Bu hastalık çok maliyetli. Strip ve iğneler için ayda yaklaşık dört bin lira ödüyoruz. Sensörlü şeker ölçüm teknolojisini duyduk ve çok faydalı olduğunu düşünüyoruz ama şu anda bu teknoloji çok pahalı. Sağlık Bakanlığı veya Büyükşehir Belediyemizden bu konuda destek bekliyoruz.” Laçinkaya, sensörlerin çocukların parmaklarını delmeden şeker seviyelerini takip etmelerini sağlayan ve doktora sistem üzerinden bilgi veren bir teknoloji olduğunu belirterek, bunun çocukları için hayati önemde olduğunu söyledi.

"Bizim için çok önemli olan bu destek Meclis’te reddedildi"

Bir diğer diyabetli anne Hülya Ceylan ise diyabetli çocuklar için ücretsiz sensörlü ölçüm cihazları desteği teklifinin Meclis’te reddedildiğini söyleyerek; "Evimizde tek çalışan kişi eşim. Bu nedenle bu yüksek maliyetler bizim için çok zorlayıcı oluyor. Sensörlerin devlet tarafından karşılanması büyük bir kolaylık olurdu," dedi. Çocuklarının diyabeti nedeniyle sürekli hastaneye gitmek ve ilaç temin etmek zorunda olduklarını vurgulayan Ceylan, devletin ve belediyenin bu konuda daha fazla adım atması gerektiğini belirtti. Diyabetli çocukların beslenmesinin de oldukça maliyetli olduğunu ifade eden Ceylan, her gün artan strip ve iğne fiyatlarına yetişemediklerini söyledi. Son dönemde insülin iğne ucu bulmanın da zor olduğunu vurgulayan anne, "Aynı iğneyi defalarca kullanmak zorunda kalıyoruz," dedi.

"Çocuklarımızın yaşam kalitesi çok düştü"

Anneler, çocukların yemek saatlerinde insülin iğnesi yapmalarının ve kan şekerlerini ölçmelerinin zor bir süreç olduğuna değinerek; “Gerek okulda, gerekse oyun oynarken çocuklarımızı sürekli sosyal ortamlarından çıkarıp şekerlerini ölçmek zorunda kalıyoruz. Çocuklarımız da artık bu durumdan bıktı. Tepki gösteriyorlar. Parmaklarını deldirmek istemiyorlar. Bu cihaz onları sosyal çevreden koparmama adına da çok faydalı olacak. İsteklerimiz çok makul istekler. Bizim gibi 40 bin diyabetli annesi var. Bu sese kulak verin” ifadelerini kullandı.

"Arkadaşlarım okulda yerken ben bakmak zorunda kalıyorum"

Yaşadığı zorlukları kendi ağzından ifade eden 7 yaşındaki Beren Ada ise; “Arkadaşlarım okulda her istediğini yiyebiliyor. Bazen öğretmenimiz de sınıfta bir şeyler dağıtıyor ama canım çekmesine rağmen ben yiyemiyorum. O yüzden bazen kaçamak yapıyorum ve şekerim çok yükseliyor,” dedi.

Sensörlü Şeker Ölçüm Cihazı Desteği İçin Cemil Tugay’a da Çağrı

Aileler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin diyabetli çocuklara sağladığı sensör desteğinin daha geniş kitlelere yayılması gerektiğini ifade ediyor. Sağlıklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya olan çocukları için sensörlerin büyük bir kolaylık sağladığını belirten aileler, yüksek maliyeti nedeniyle birçok ailenin bu teknolojiyi karşılayamadığını vurguladı.

Büyükşehir Belediyesi’nin cihaz desteği için katı kriterler uyguladığını söyleyen Hülya Ceylan, “Bugün ülkemizin büyük kısmı yoksulluk sınırının çok altında yaşıyor. Ailede bir çalışanın olması, cihaz desteğini reddetmek için yeterli bir sebep olmamalı. Bugün ailede bir çalışanın olması en temel ihtiyaçları karşılamaya bile yetmiyor. Çocuklarımız diyabet hastası olduğu için biz zaten çalışamıyoruz. Cemil Başkanımız’dan sesimizi duymasını istiyoruz,” dedi.

İZMİR (UHA) - CEVDET LAÇİNKAYA

BELEDİYELER

EKONOMİ