İstanbul Üsküdar Üniversitesi’nde 24-26 Ekim 2024 tarihleri arasında düzenlenen VIII. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi, bilim insanları, akademisyenler ve araştırmacıların geniş katılımıyla gerçekleştirildi. Kongrede, bilimsel veriler ve felsefi yaklaşımlar aracılığıyla evrenin bilinçli bir tasarıma işaret ettiği savunuldu. Kongre sonunda yayımlanan Yaratılış Manifestosu ile yaşamın sadece hayatta kalmaktan ibaret olmadığı, bilinçli varoluş, anlam arayışı, yardımlaşma ve akıl yürütme gibi değerler üzerine kurulu olması gerektiği vurgulandı.
TUSAŞ’a Yapılan Saldırıya Kınama
Kongre, Türkiye'nin savunma sanayisi için stratejik öneme sahip TUSAŞ’a (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.) yapılan saldırıyı kınayarak başladı. Türkiye'nin savunma gücüne yönelik bu saldırıyı şiddetle kınayan bilim insanları, ülkemizin güvenlik ve teknoloji alanındaki başarılarının bu tür eylemlerle baltalanmaya çalışıldığını ifade etti. Kongre katılımcıları, savunma sanayiine yönelik bu tür saldırılara karşı birlik içinde hareket edilmesi çağrısında bulundu.
Filistin ve Lübnan’daki İnsanlık Dışı Saldırılara Tepki
Kongrede, Filistin ve Lübnan’da devam eden insanlık dışı saldırılar ve savaş hukuku ihlalleri de gündeme getirildi. Konuşmacılar, bu bölgelerde masum insanların, çocuklar ve siviller dahil, hayatını kaybetmesine yol açan bu ihlalleri kınadı. İnsanlık adına bu tür zulümlere karşı sessiz kalınmaması gerektiğini vurgulayan bilim insanları, uluslararası diplomatik çabaların hızlandırılması gerektiğini belirtti.
Yaratılış Manifestosu: Bilim ve Mantıkla Bilinçli Tasarımın İzleri
Üç gün süren kongrede, insanlık tarihinin en eski sorularına bilimsel ve felsefi bakış açılarıyla yanıt arandı: Evren nasıl var oldu? Hayat neden ve nasıl başladı? Kongre katılımcıları, evrenin bilinçli bir tasarımla var olduğu görüşünü destekleyen bulguları ortaya koyarak Yaratılış Manifestosu’nu ilan etti. Bilim insanları, evrendeki düzenin ve karmaşıklığın rastlantılarla açıklanamayacak kadar hassas olduğunu belirtti. Manifestoda, bilinçli tasarım görüşü çerçevesinde şu başlıklar ele alındı:
-
İnce Ayar ve Kuantum Belirsizliği: Fizik yasalarının ve evrensel sabitlerin yaşamı mümkün kılacak şekilde "ince ayarlı" olduğuna dikkat çeken bilim insanları, evrendeki bu mükemmel düzenin rastlantısal değil, bilinçli bir tasarım ürünü olduğunu savundu. İnce Ayar Teorisi’nin, evrenin varoluşunda bir dış irade gerektirdiği görüşü benimsendi.
-
Doğal Seçilim ve Akıllı Tasarım: Canlıların çeşitlenmesi ve gelişim sürecini açıklamak için doğal seçilim teorisi ele alınarak, biyolojik yapılar ve gelişim süreçlerinin rastlantılarla açıklanamayacağı öne sürüldü. Doğal seçilimde mutasyonların istisna olduğunu vurgulayan katılımcılar, canlıların karmaşık yapılarının bilinçli bir tasarımın eseri olduğunu belirtti.
-
Karmaşıklık ve Sistem Teorisi: Kongrede ele alınan karmaşıklık ve sistem teorisi ile evrenin uyum içinde çalışan karmaşık yapısı incelendi. Sibernetik yasalarla açıklanan bu düzenin, bilinçli bir akıl tarafından şekillendirildiği savunuldu. “Genel Sistemler Teorisi” ve “Sibernetik Yasaları” ile, evrenin bütüncül bir sistem olarak değerlendirildiği ifade edildi.
-
İnsan Bilinci ve Zihin Teorisi: İnsan bilinci, kongrede öne çıkan diğer bir konu oldu. İnsan bilincinin ve “zihin teorisi” yetisinin tesadüfi evrimle açıklanmasının zor olduğu belirtildi. İnsanın evrene anlam kazandırma çabası ve sorgulama yetisinin, bilinçli bir tasarımın göstergesi olarak değerlendirildiği aktarıldı.
“Mutlak Güç ve Bilinç Varlığına” İşaret Edildi
Tüm bu argümanların ışığında kongre katılımcıları, evrenin mutlak bir bilinç, ilim ve irade ile var olduğuna dair inançlarını Yaratılış Manifestosu ile duyurdu. Evrenin her bir parçasında gözlemlenen düzenin ve karmaşıklığın rastlantılarla açıklanamayacak kadar ince ayarlı olduğuna dikkat çeken bilim insanları, bilimsel bulgular ile felsefi düşünceleri birleştirerek bilinçli tasarımın kaçınılmaz olduğu görüşünü benimsediklerini belirtti.
Kongreden İnsanlık İçin Dayanışma Mesajı
Kongrede, insanlık adına bir dayanışma çağrısı da yapıldı. Filistin ve Lübnan’daki soykırımların sona ermesi ve dünya ülkelerinin bu trajedilere sessiz kalmaması gerektiği ifade edildi. Kongre boyunca ortaya konan kanıtlarla evrenin bilinçli bir tasarımla var edildiğine dair görüşlerin göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulandı.
Kongre’nin Bilim Dünyasındaki Önemi
İlk olarak 2017 yılında Harran ve Üsküdar Üniversiteleri tarafından başlatılan Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi, sekizinci yılında büyük ilgi gördü. Bu kongre, evrenin bilinçli tasarım görüşü çerçevesinde yapılan bilimsel çalışmaların uluslararası platformda ele alınmasını sağladı. Bilimsel metodolojilerle ele alınan kongre, bilim insanlarına evrenin kökenine dair derin düşünce zeminleri sundu ve insanlığın köklü sorularına ışık tuttu.
ADANA (UHA) - REMZİ YILDIRIM
SON YAZILAR